Hakkımızda

Önceliği atların sağ kalması ve sağlıklı yaşaması olan insanlarız. Adaların atlarının hayatından endişe ediyoruz. “Atlara ne olacak?” sorusu net ve kesin bir şekilde cevaplanmadan atılacak adımlar atların hayatını tehlikeye atacak.

Birçoğumuz adalarda yaşıyoruz, pek çok faytoncu ailenin atlarına sevgiyle, özenle baktığını biliyoruz. Ama özellikle Büyükada’da atların bazen çok kötü muamele gördüğünü, aşırı çalışma ve denetimsizlik yüzünden öldüklerini de biliyoruz. Çoğumuz uzun zamandır, farklı şekillerde, bu durumun çözülmesine çalıştık, ancak istediğimiz sonuca ulaşamadık.

Şimdi atların Adalar’dan alınması gündemde. İstanbul Büyükşehir Belediyesi atları satın alacağını bildiriyor, ama satın alınan atlara ne olacağına dair bilgi verilmiyor. Bu çok dikkat çekici ve korkutucu bir durum. Hayvan haklarını savunan herkesi, atlara ne olacağını kesin olarak belirtmeyen kararlardan uzak durmaya davet ediyoruz. Bu bizim hayvanlara karşı sorumluluğumuzdur.

Bugüne kadar Adalar’daki atlar için gerekli veterinerlik hizmetini sağlamayan, kendi getirdiği kuralları uygulayamayan, denetim yapmayan Adalar Belediyesi, il ve ilçe tarım müdürlükleri ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi, durumun aldığı vahim boyuttan sorumludur. Bu kurumların bunca ata “iyi bakacağına” güvenemiyoruz.

Atlara ne olacak?” sorusunu, “özgür olacaklar,” “Belediye bakacak,” “milli parka bırakılacaklar” veya “biz takipçisi olacağız” diye cevaplayamayız. Bakım sorumluluğu alınmayan atların öldüğü acı örnekler var (Karaman’daki atlar gibi). İzmir Büyükşehir Belediyesi, faytonları kaldırıp atları satın aldı, önce Sasalı’daki Doğal Yaşam Parkı’na (bu aslında geniş bir hayvanat bahçesidir) bırakıldılar, ardından Ankara Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi’nde serum üretiminde kullanılmaya başlandılar (bakınız: İzmir’in fayton atlarına ne oldu?) Adaların atlarının da başına aynı şeyin gelmesini istemiyoruz. (İstanbul’un ormanlarını, doğasını korumak için gösterdiğimiz çabalara rağmen 3. Köprü ve 3. Havalimanı’nın yapılması, Kaz Dağları’nda mücadelelere rağmen yaşadıklarımız, gözümüzün önünde betonla kaplanan Yassıada, atların geleceği konusunda bizi endişelendiren başka örnekler.)

Atların yaşaması için adalarda kalmaları, tam zamanlı ve yeterli veterinerlik hizmeti, gereken düzenlemelerin yapılması ve denetlenmesi bizce daha mümkün, daha emin, daha doğru bir çözüm. Bu sitede şimdiye dek bu konuda getirilmiş önerilere ve alınan kararlara da yer vereceğiz. Hayvan haklarını savunanların yaptığı ses getiren eylemler, atların adalardaki hayatı konusunda şimdiye dek kötüye gitmiş durumu tersine çevirebilir. Adalarda, insanlar için ambulans çağırır gibi atlar için veteriner çağırmak, atlara yanlış davrananların şikayet edilebileceği, işler bir mekanizma kurmak, birçoğu adada doğmuş olan bu atların burada makul şartlarda barınmalarını, hareket etmelerini, beslenmelerini, “at gibi” yaşamalarını sağlamak mümkün. Hem de atları belirsiz bir geleceğe sürmekten çok daha iyi.

Adaların Atları Platformu – 24 Ocak 2020

adalarinatlari@gmail.com